İşte gidecek bakanlar! Hasan Tahsin, hangi bakanların gideceğini yazdı.

Gideceklerin her biri, yeri asla doldurulamayacak isimler buna eminim. AKP'nin gerçek yüzünü bize gösteriyorlardı.

Gidici


Seviyorum... Sevgi doluyum. Öyle böyle değil harbiden seviyorum. Bayılıyorum şu AKP'lilere. Allah aşkına söyleyin, şu yandaki fotoğrafı görüp de, sevgi hissetmeyen olur mu? "Ay canııım, ne şeker şey" demeyen çıkar mı acaba? Pek zannetmiyorum.

Karizmatik adamlar vesselam. Eh ne de olsa genel başkanları Tayyip Erdoğan. Erdoğan karizmatik olunca, bakanları da ondan aşağı kalmıyor. Fotoğraftaki Egemen Bağış. Devlet Bakanı ve AB Başmüzakerecisi. Sonradan AKP'li çünkü sular seller gibi İngilizce biliyor. Ama AKP'ye adaptasyon sorunu hiç yaşamadı. Erdoğan'ın yeni gözdelerinden. Bu nedenle yeni kabinede de banko yer alacaklardan. Umarım AB müzakereleri sırasında masaya bu fotoğrafı koyup, "Sayın bakan, bu ne iş?" diye sormazlar.

Karizma deyince, bakanlar arasında ilk akla gelen Kürşat Tüzmen aslında. Slip mayo giyip göbeğini içine çekerek plajda yürüyüşü tek kelimeyle muhteşem. Aldığı Mersin yenilgisinden sonra acıyla karışık, "Herkes hak ettiğini bulur" açıklaması, bir anlık kızgınlıkla edilmiş laf olsa da yeni kabinede yer bulamaması büyük bir kayıptır bence. Ben bile arada bir aynada göbeğime bakıp, "Bir Kürşat Tüzmen göbeği yapamadık" diye hayıflanıyordum. Tüzmen'e rakip olabilecek tek isim varsa o da kardeşidir. 90'lı yıllardaki futbolcuların saçları gibi arkası uzun saçlarıyla Kurtlar Vadisi dizisinde arz-ı endam eden kardeş Tüzmen, abisi bakanlıktan gidince bakalım kaç bölüm sonra öldürülecek.

Kabinenin belki de en renkli isimlerinden biri kim ne derse desin Kemal Abidir bence. Espri yaptığını zannederek yaptığı esprilere sadece kendisi gülse bile, bir başkadır Kemal Abi. Bu arada Kemal Abi bakan olmasaydı, Türk ticaret hayatına 'likit yumurta', 'imtiyazlı ucuz mısır' terimlerini sokan oğlu Abdullah'tan mahrum kalacaktık. Muhteşem eşleri Ahsen Hanım'ın varlığını ise hiç bilemeyecektik. Hele hele Rabb'in Unatıkanlar'a, "Cleveland" dediğini hiç öğrenemeyecektik. Seviyorum sizi Unakıtanlar. Yeni kabinede Kemal Abi'ye yer verilmemesi bence Türkiye'ye yapılmış bir haksızlıktır.

Her iki açıklamasından biri "İmam Hatip" olan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'i dinlediğim günlerde Türkiye'de sadece İmam Hatip Liseleri'nin bulunduğunu zannediyordum. Kabinede revizyon yapılacağı ve kendisinin de değişecek bakanlar arasında yer aldığını hatırlatan gazetecilere, "Yapma ya! Gözlerim yaşardı. Revizyon kelimesi Türkçe olmadığı için sorunuzu anlayamadım" karşılığını veren Çelik'in gidişi asla bir kayıp olmayacaktır. İşine geldiğinde Arapça, Farsça tüm kelimeleri oldukça rahat anlayan Çelik'in gidişi, tüm yurtta ve dış temsilciliklerde törenle kutlanmalıdır.

Gidicilerden birinin de Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin olması beni fazlasıyla üzüyor. AKP popüler isimlerini tek tek kaybediyor diye düşünüyorum. Özellikle Deniz Feneri dosyası ile ilgili yaptığı açıklamaların her biri belgesel niteliğinde. İlk önceleri, "Bana ne yahu!" dediği Deniz Feneri dosyasının Türkiye'ye gelmesiyle birlikte yeni komedi malzemeleri de çıktı. Türkiye'ye geldikten sonra, "Tercüme ediliyor" bahanesiyle ortadan kaybolan Deniz Feneri dosyasının meğerse Türkçe tercümesiyle birlikte Almanya'dan geldiğini öğrendik. Bunca zamandır neyin tercümesinin yapıldığını ise öğrenemedik.

Gideceklerin her biri, yeri asla doldurulamayacak isimler buna eminim. AKP'nin gerçek yüzünü bize gösteriyorlardı. Onları gören, dinleyen, "Elim kırılsaydı da AKP'ye oy vermeseydim" diyordu. Sırf bu yüzden, gidici bakanların hepsini ayrı ayrı çok seviyordum. Bence Türkiye için büyük kayıp.

0 Comments:

Post a Comment