Kurtlar Vadisi, Fadime Şahin-Müslüm Gündüz prodüksiyonunun dinci versiyonu mu?

Adı: Kurtlar Vadisi.
Türkiye’nin en çok izlenen TV dizisi. İlk duruşmada tahliye olan Ergenekon sanığı Mahmut Öztürk dizi ile ilgili olarak aynen şu ifadeleri kullandı:
- “Bir hafta sonra ne yaşanacağını diziden öğreniyorduk!”
Kuşkusuz Mahmut Öztürk’ün söylediğinde mübalağa elbette vardır da yalan yoktur.
Öyle çünkü dizi gerçekten Ergenekon olayı ile at başı gidiyor, ya da öyle götürülüyor.

Evet bir zamanlar sevgili Ömer Lütfi Mete’nin senaryosuna katkılar sunduğu Türkiye’nin en çok izlenen dizisine şimdi başka kişiler ya da merkezler katkı yapıyor.
Dizi güncelden kopmayarak adeta Ergenekon olayına mihmandarlık yapıyor!
İzlenilirliği çok olduğundan da yapılan iş tartışmasız psikolojik harekat kimliğine bürünüyor.
Evet Kurtlar Vadisi dizisi artık eğlencelik mafya filmi olmaktan çıkmış, tersine belli bir amaç ve hatta projeye hizmet eder hale gelmiştir.
Peki hedeflenen ne midir?
Devlete ve onun en temel kurumlarına olan güveni ve de saygıyı sabote etmektir.
Derin devlet hikayeleri, İskender Büyük Çetesi falan hep bu amaç için kaleme alınmış senaryolardır.
Dizi Türkiye’deki yasa dışı yapılanmalar ve çete hükümranlığı tezini çok akıllı bir metotla bilinçaltına yerleştiriyor.
Bitmedi; bu şekilde Milliyetçiliği ve Ulusalcılığı da hedefe oturtup mahkûm etmeye çalışıyor.
En önemlisi yapılan yargılamayı etkileyecek şeyler de yapıyor.
Son bölümde bir diyalog var ki medyaya da yansıdı, en kahraman Polat Alemdar’a Türkiye’de Müslümanlara baskı yapıldığı bile söyletildi.
Bu diyalogu okuyunca birden Ali Babacan’ın AB Konseyinde ettiği benzer sözleri hatırladım.
Düşündüm de yoksa bu filmin senaryosunu yazanlarla bakanın konuşmasını hazırlayanlar aynı ekip mi?
İsimler aynı olmasa da zihniyetin paralel olduğu kesin!
Bu da gösteriyor ki Kurtlar Vadisi dizisi artık AKP’nin kontrolündedir ve en önemlisi onların dezenformasyon aracıdır!
Öyle olmasa AKP, yakın geçmişte yaptığını yapar yani müdahale ederdi!
Hatırlayın genel seçim öncesinde Kurtlar Vadisi, PKK terörü bağlamında bir seri başlatmış, ancak bu seri seçimde AKP’ye zarar verir endişesi ile engellenmiş ve dizinin ikinci bölümüne RTÜK aracılığı ile rezerv konmuştu.
Bugün böyle rezerv ya da engellemeler yapılmıyorsa bu hoşnut olmanın ifadesidir!
Bizim, Kurtlar Vadisi ile ilgili nihai hükmümüz şudur:
Dizi son haliyle artık 28 Şubat’ta şahit olduğumuz, Müslüm Gündüz-Fadime Şahin prodüksiyonunun dinci versiyonudur.
Yönlendirmeyi yapanlar bu sefer, laikçiler değil dincilerdir!
Amaç, kamuoyunu hazırlamak ve zihinlere yerleşmektir.
Doğruya doğru, dinciler Hollywood kriterlerine erişirken laikçiler Yeşilçam satıhlığında kaldılar. Öyle, çünkü yapılan psikolojik harekatta Kurtlar Vadisi, Müslüm-Fadime prodüksiyonuna müthiş bir fark atıyor.
Atar elbette, senaryo Ulasal değil, küresel çünkü!

Yeniçağ Gazetesi
Sabahattin ÖNKİBAR

0 Comments:

Post a Comment