Kurtlar Vadisi’nin “Ampul Vadisine” dönüşmesi sebebiyle, kaç zamandır bir yazı kaleme alayım diyordum, sezonun finali de geçtiğimiz hafta gerçekleşince, kısmet bugüne oldu. Kurtlar Vadisi isimli dizi film, ekranlarda başladığı ilk günlerde, Türkiye’nin bazı gerçeklerinden yola çıkarak kurgulanan, şiddeti ön plana çıkardığı için sık sık eleştirilen, bazı bölümlerinde de milli söylemlerde bulunması sebebiyle sevilen bir dizi olmuştu.

Fakat Kurtlar Vadisi çok büyük değişim yaşadı. Ne olduysa, bu sezon yayınlanan tüm bölümlerinde, AKP’nin propagandası yapıldı. AKP’nin medyası olan Zaman, Vakit, Yeni Şafak Gazetelerinde ne okuduysak, Kurtlar Vadisi’nde senaryo olduğuna şahit olduk… Polat Alemdar, Polat Tayyip Erdoğan’a, Ömer Baba AKP’nin imamına, Deli Hikmet vatansever söylemlerinden AKP’nin Basın ve Propagandasından Sorumlu figüranına dönüştü. Sürekli şekilde ülkedeki istikrardan bahsettiler. Türkiye’de her şeyin iyi gittiği yönünde ifadelerde bulundular. ”Vatan elden gidiyor” söylemini film içindeki çetelere söyleterek, AKP’nin taktiğini kullandılar. Türk milletinin yaşadığı tehlikeli sürecin dillendirilmesini, çetelerin söylemi yaparak, toplum içinde tehlikelerden bahsedenlerin kötü imaja büründürülmesini sağladılar.

AKP, Kurtlar Vadisi’nin izlenirlik oranını bildiği için iktidar gücü ile filmi kendi propagandası için dönüştürmüş durumdadır.

AKP Kurtlar vadisini önce RTÜK marifetiyle evcilleştirdi, sonra da tamamen esir aldı, kendine hizmet ettirmektedir.
Kurtlar Vadisi dizisinde eskiden milli davalarla ilgili mesajlar verilir, Recep Tayyip Erdoğan’ın da “Eşbaşkanı” olduğu Büyük Ortadoğu Projesi’nin Ortadoğu Bölgesine ve Türkiye’ye yönelik tehlikelerine atıfta bulunulurdu. Öyle ki AKP iktidarının tezgâhları ile tekrar seçilmesi engellenen Kıbrıs davasının sembol ismi Rauf Denktaş bile bu dizide rol almıştı. Şiddet yönünün topluma zarar vermesi yanında, senaryo aralarına serpiştirilen milli söylemler de gözden kaçmıyordu.

Bu filmin dönüşümü, “Kurtlar Vadisi-Terör”isimli dizinin ilk bölümünden sonra, AKP’nin baskısı ile Show Tv’den kaldırılması ile başladı. Terör örgütü PKK’nın Türkiye ve küresel ilişkilerinin anlatıldığı “Kurtlar Vadisi-Terör” AKP’yi oldukça rahatsız ettiği için, RTÜK devreye sokularak, bu filmin yayınlanması durduruldu.

Bu sansürleme hadisesinden sonra bu filmin yapımcısı olan Pana Film
*23 yıldır Türkiye'nin gününü kana bulayan, ufkunu kapatan ve geleceğini körelten terör belasının arkasındaki karanlık gerçekleri konu edindiğimiz dizimizin yeni bölümlerine gelen yayın yasağı fiili bir durumdur.

* Hiçbir demokratik hukuk devletinde görülemeyecek bir uygulama ile dizimizin yayımlanması imkânsız hale getirilmiştir.

* Kurtlar Vadisi, daha birinci bölümün ilk sahneleriyle birlikte bu ülkede her şeye rağmen herkesin kardeş olduğu bilincini pekiştirmek için en etkili örneği vermiştir. Dizinin en güçlü mesajlarla vurguladığı Kürt ve Türkün kardeşliğinden rahatsız olanlar Kurtlar Vadisi'ni suçlamış, yayın engellenmiştir.

*Kurtlar Vadisi, kanlı sürecin yol açtığı dolaylı-dolaysız 300 milyar dolarlık kaybın hesabını sorgulayacağı için mi sakıncalı bulunmuş ve susturulmak istenmiştir?”
şeklinde özetlediğimiz bu ifadelerle, filmin yayınını durduranlara büyük suçlamalarda bulunmuşlardı.

Kurtlar Vadisi’nin yapımcısı Pana Film, AKP’yi dolaylı olarak bu şekilde eleştiriyordu. Türkiye’de herkes biliyordu ki, bu filmi AKP engellemişti. AKP, daha filmin ilk bölümü yayınlanmadan dahi sansürlemek için faaliyete geçmişti. AKP’nin korkusunun gerekçelerini, Pana Filmin bu açıklaması içinde bulabilirsiniz.

Kurtlar Vadisi, o süreçten bu sürece nasıl geçmiştir? Bu geçiş döneminde aracı AKP’li Bakan Kürşat Tüzmen mi olmuştur? Malum ya, kardeşi Kurtlar Vadisi dizisinde “İstihbaratçı Alper” rolünde oynuyor. AKP’nin kurucuları arasında yer alan Yeşilçam’ın ünlü ismi Tamer Yiğit’in AKP’nin propagandasına dönüştürülmüş bu dizide oynamış olması da AKP gölgesini göstermeye yetmektedir.

Kurtlar Vadisi filminde, ustalıkla sergilenen, ABD merkezli çalışan taraflardan birine yoğunlaşıp, diğerini aklamaktır. ABD’nin Türkiye’yi karıştırmak için kullandığı çeteler üzerinden, ABD’nin Türkiye’yi de böleceğini açıkça beyan edip haritasını bile bastırdığı Büyük Ortadoğu Projesi’nin taşeronu olan AKP’yi aklamak… Kurtlar Vadisi’nin yeni senaryosu bunun üzerine yazılmıştır.

Kurtlar Vadisi’nin yasaklanan “Kurtlar Vadisi-Terör” isimli bölümlerinden önceki bölümleri şimdiki bölümlerle değerlendirirseniz bunu çok iyi anlarsınız.

AKP’nin ağzından düşürmediği “istikrar” kelimesi adeta Kurtlar Vadisi’nin repliği olmuştur. Kurtlar Vadisi, Türkiye’de yaşanan tüm olayları, AKP penceresinden senaryolaştırıp ekrana taşıma vazifesi yapmaktadır.

AKP’nin bu filme maddi ve manevi el attığı her haliyle bellidir.

Kurtlar Vadisi Dizisi, bu kadar izlenme oranını Türkiye’nin gerçek meselelerine kullansa, çok büyük yararları olabilir. Gençleri şiddete özendirmeden, Türkiye’nin yaşadığı tehlikeli süreci, gerçek yönleri ile anlatsalar, filmin popülerliğinin toplumda şuurlanmaya vesile olacağına inanıyorum.

Kurtlar Vadisi, AMPUL Vadisi haline gelmişken, bizdeki beklenti geç kalınmış bir istek mi acaba?

Tekrar tekrar söylüyorum, eski bölümlerle, bu sezon yayınlanan bölümleri bir kıyaslayın…

Sinemaya uyarlanan “Kurtlar Vadisi-Irak” filmi bile, bir milyon Müslüman’ı öldüren ABD askerlerine “ABD’nin Irak’ta savaşan kahraman bay ve bayan askerlerin en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en az zamanda dönmeleri temennisi ile duacıyız” diyen BOP’un “Eşbaşkanı” Recep Tayyip Erdoğan’a çok büyük darbe olmuştu.

Kurtlar Vadisi, şimdi, Ampul Vadisi’ne dönüşerek günah çıkartıyor… Polat Alemdar, Emine Erdoğan’ın elini öptüğü gün ise her şey tescillendi…

Bol kazançlar Ampul Vadisi…

0 Comments:

Post a Comment