1 aralık 2007
Polat ve Memati, 2 kişilik ordu misali yine ortalığı kırdı geçirdi. İntikamlar alındı, adamlar kurtarıldı. Bu arada anladık ki; Polat ve Memati dışında ekibin geri kalanı fasa fiso. Onlar olmadan da yine aynı gözükaralık, yine aynı kahramanlık... Silahlar belde, doğru düşmanın üstüne. Kelle koltukta 35 sahne, herkes nefesini tutmuş; mucize kurtuluşun her adımı beyinlere kazınıyor. Bu arada dizideki bir diyalog beni gerçekten güldürdü. Misyoner grubun başkanı ve milliyetçi gençler arasında gergin dakikalar yaşanıyor; Eren'in arkadaşı sonunda dayanamıyor ve "Biz bu yalanları 1800'lerde Rumeli'de, 1900'lerde Doğu Anadolu'da dinledik. Bir daha inanmayız" diyor. Herhalde bu hafta senaryo yazılırken Elveda Rumeli ve Karayılan oynuyordu. Zira senaristler 2 dizinin etkisiyle tarihi bir gönderme yapmış. Bir de unutmadan Halo Dayı haftalardır hastanede. Adamcağız durmaksızın arkadaşlarını soruyor. Onlardan haber almak için her yolu deniyor. Vallahi ekran başındaki bizlerin bile içi acıyor. Kalp hastası, 60'ını çoktan devirmiş bir adam bu kadar da üzülmez ki! Eğer bu hafta d a Halo Dayı'yı ziyaret etmezseniz, biz gelip kendisini hastaneden çıkartacağız. Artık bizim eve de bir operasyon düzenlersiniz!


Nilgün K.TAHMAZ - TAKVİM

DEVAMI VE YORUMLAR İÇİN TIKLAYINIZ.

0 Comments:

Post a Comment