En derin devlet sonunda konuştu


Gerçek Kırmızı Kitap’ın yazarları yani. Varlığını bile çok az kişinin bildiği o derin anayasasının mimarları. Kurtlar Vadisi Pusu’da bu hafta Polat Alemdar’ı işte o derin devlete hizmet etmeye, aslında derin devletin de içindeki o çelik çekirdeğe girmeye çağırdılar. Asıl karar vericilerle tanıştı Polat. Bakın gölgelerin arasından konuşan sesler, kendilerini nasıl tanıttılar: “Biz ışığımızı Mete Han’la yakanız. Alparslan’la, Selahaddin Eyyubi’yle yakanız. Osman Bey’le yakanız. Fatih çağ açarken, elindeki meşalede biz vardık. Işığımız sönmeye yüz tuttuğunda, köhneleşen devletin kendisini yenilemesi için devreye girdik. 93 Harbi’nden sonra dost-düşman herkes anladı ki Osmanlı son günlerini yaşamakta. Bizim öncelikli çabamız Anadolu’yu yani dünyanın kalbini korumak ve kendi sırrımızı saklamak için zaman kazanmaktı.

‘Bedelini ödedik’

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra, Osmanlı yapısıyla yola devam etmek imkansızlaşınca, bizler Mustafa Kemal’i görevlendirdik. Onu Anadolu’ya yolladık ve direnişi başlattık. Anadolu kurtarıldı. Ama onun mührü olan İstanbul’u da düşmana bırakmamak için Musul ve Kerkük’ten vazgeçmiş gibi göründük. Bu milletin hiç değilse bir süre nefes almasını sağlamak için, hakkaniyet içirmeyen, ötekiler yaratan sistemlere karşı durmadık. Onlara bizden size zarar gelmez, biz sizin gibi olmak istiyoruz mesajını verdik. Fatih Sultan Mehmet’i zehirleyenler, Mustafa Kemal’in ölümünü hızlandırdılar. Onun ölümünden sonra patlak veren İkinci Dünya Savaşı ve akabinde gelişen komünizm tehlikesi, topraklarımızı bir kez daha tehdit etti. Bize iki seçenek sunuldu. Ya komünist olacaksınız ya da Gladiocu. Biz ikisini de reddettik. Bunun bedelini de binlerce gencimizi ve yıllarımızı kaybederek ödedik. Ve ödemeye devam ediyoruz. Topraklarımızda türlü oyunlar oynanırken biz Ali Candanlar (Polat’ın asıl adı) yetiştirecek bir iklimi sağlamaya çalıştık. Kıbrıs bizim için dönüm noktası oldu. Sonra Azerbaycan. Daha sonra Bosna, Çeçenistan... Adriyatik’ten Çin Seddi’ne, Kızıl Deniz’den Sibirya’ya o kudretli günlerimize dönecek ruhu yetiştirmeye çalıştık. 93 Harbi’ni veya Birinci Dünya Savaşı’nı kazanmak bizim elimizde değildi. Ama hiç değilse devlete 40 yıl için nefes aldıran bizdik.

‘Sırrımızı çözemediler’

Yıldırım Bayezit’le, Timurlenk’in savaşı hazindir. Belki biz Yıldırım’ı, Timur’dan koruyamadık. Ama ondan sonra gelen kaos içinde geçen başsız, padişahsız 11 yılda bir dünya imparatorluğunun temellerini attık. Dünyanın bütün istihbarat servisleri, en azından bir asırdır bizim varlığımızı biliyor. Ama henüz sırrımızı çözmeye yaklaşabilmiş değiller.”

İddiaya var mısınız?

Kurtlar Vadisi’nde bu hafta, yeni bir dönemin kapısı aralandı. Büyük İskender, Memati’nin alnına silahını dayadı. Çeto, Başkan’ı Muro’yu arkasından kurşunlamak için göreve yollandı. Acaba ikisinden hangisi hayatta kalabilecek? Acaba bu en derin devlet, Polat’a hangi görevi verecek. Bunların cevaplarını bilmiyorum. Ama sezon başından beri her hafta yükselen bir reyting grafiği yakalayan Kurtlar Vadisi Pusu, önümüzdeki haftalarda reytinglerini iyice artıracak. İnanmayan varsa hemen iddiaya girmeye davet ediyorum. Var mısınız bikinisine?..


0 Comments:

Post a Comment