Türkiye´de resmi kurumların yıpratılması artık ayak oyununa dönüştü... Eskiden el altından devleti yıpratmak çalışmaları dikkat çekerken, artık bu alenen ve fütursuzca gerçekleştiriliyor..
Bunda hem medya, hem de siyasiler el ele vermiş durumda... Bilmiyorlar ki o devlet kurumları yıprandığında kendilerini koruyacak kimse kalmayacak..
Son rezalet "Kurtlar Vadisi" dizisiyle yaşanıyor.. Devlet adına hareket ettiğini sunmaya çalıştıkları bir çete lideri, geçtiğimiz bölümlerde Kamu Güvenlik Teşkilatı -herhalde MİT´i kastediyor- başkanına talimatlar veriyor. Başkan, çete liderinin ofisine gidiyor bazı ricalarda bulunuyor. Ama çete reisimiz onu da iplemiyor.. Çete reisimiz devleti kurtarırken, Kamu Güvenlik Teşkilatımız da ona yardım ediyor.
Diyelim ki böyle bir ilişki var.. Acaba çete reisi mi Kamu Güvenlik Teşkilatı´na yardım etmeli, Kamu Güvenlik Teşkilatı mı çete reisine?..
Gençlerin kafalarına büyük harflerle çete reislerinin daha güçlü olduğu kazınıyor ve oraya meyletmeleri için zemin oluşturuluyor...
Bir de "Muro" karakteri çıkardılar ortaya... Sevimli mi sevimli bir PKK´cı.. Hakkında ayrı bir film de yaptılar.. Ben protesto için o filme gitmedim, ama gördüğü ilgi ve alaka ortada.. Yani PKK bile sempatik... Ama onlarla mücadele edenler hain (?)..
Bu pervasızlığın son aşamasını Kurtlar Vadisi´nin yeni başlayan bölümünde görüyorsunuz..
İnanılacak gibi değil.
Cumhurbaşkanımız iki çete liderini Köşk´e çağırıyor.. Ve devletin âli menfaatleri için aralarındaki çatışmalara son vermelerini, el sıkışmalarını istiyor..
Cumhurbaşkanı´nın düştüğü durum bununla da kalmıyor..
Polat Alemdar bunu reddediyor ve müsaade istemeden elini-kolunu sallayıp Köşk´ten çekip gidiyor. Postasını koyarak..
Ve bu devlet ne kadar acz içinde ki, ona bir şey diyemiyor..
Ben ve sizler bu Türkiye´de yaşıyoruz.. Kimse tepki vermiyor.. Herkes bir de Polat´ı takdir ediyor..
Biz de binlerce yıllık devletten söz ediyoruz.. Bu görüntü ise aşiret devleti görüntüsü bile değil.
Yine adamın biri televizyona çıkıyor.. Adını ilk kez duymuşum..
"Atatürk İş Bankası´nı kendisi için kurdu.. Atatürk Orman Çiftliği´ni kendi zevkleri için kurdu" gibi saçma-sapan sözlerle Ulu Önder´i karalıyor..
Hangi belgeyle, hangi kanıtla bu iddiaları ortaya attığını soran yok.. Karşısındaki sunucu zevkten dört köşe, sırıtıyor adeta..
Yani Atatürk´ü linç etmek prim üstüne prim yapıyor..
Bunlar şimdi fikir özgürlüğü adına ortaya sunuluyor...
Devlete küfretmek serbest, ama devleti koruyanların, savunanların kendilerini savunması yasak...
Onlar Türkiye´yi savunmanın bedelini intihar onurlarıyla oynanarak, küçük düşürülerek ödüyorlar..
Tanrı Türk´ü korusun..
Ondan başka koruyacak kimse kalmadı...