Paranın Patronu, Yiğit Bulut'u Tİ'YE ALDI.

Kurtlar Vadisi'nde 'Muro' karakteriyle 'vadiseverler'in ilgiyle izlediği Mustafa Üstündağ, aynı karakteri canlandıracapı 'Nalet Olsun İçimdeki İnsan Sevgisi' adlı bir film projesi olduğunu duyurmuştu.

Paranın Patronu, daha önce Kurtlar Vadisi dizisini SAKINCALI bulan, Üstündağ'ın başrol oynayacağı filmin de gösterime girmemesi gerektiğini savunan Vatan Gazetesi yazarı Yiğit Bulut'u eleştirdi


ŞİRİNLER DE YASAKLANSIN
Bence “pamuk prenses ve yedi cüceler” yasaklansın. Ne demek öyle? Hem pamuk, hem prenses hem yedi cüce ve orman...Burada derinden derinden bir beyin yıkama var.

Şirinler mesela. Kötü örnek. Sistemde para yok, komünal hayat, onca şirin, bir tane şirine var. Burada da alttan alttan beyin yıkama,operasyon, gizli mesajlar.

Tenten yayınlanmamalı, bilinçaltımıza faşist göndermeler, yemezler.

O tele tubiler nedir öyle yumuşak yumuşak. Cinsel yönlendirmelere maruz kalıyoruz.

Bütün bunları izleye izleye bir nesil, aptal, düşünemeyen, sapkın, manyak manyak dolaşıyoruz ortalıkta.

Ekonomist geçinip köşelerden saçmalayarak her telden çalan, her şeyle ilgili söyleyecek sözleri olan, uluslar arası ilişkileri, stratejiyi, tarihi, fiziği, kimyayı, askeri ilimleri, ekonomiyi yalayıp yutmuş arkadaşlar aynı şeyleri tekrarlamaktan kendileri bile sıkılmış olacak ki şimdilerde dizilere filmlere sardılar.

Yani hayatımızda her şey bitti, beynimizin yıkanması film karakterine kaldı. İlginç olan, beyniniz yıkanıyor, millet olarak zihinsel operasyonlara saldırılara maruz kalıyoruz diyenler yıllardır beynimizi yıkıyor. Traji-komik bir durum, belki de gerçek operasyonlar bu arkadaşlar üzerinden yapılıyor, kimbilir?

Asıl bize derinden operasyon yapanlar sizlersiniz. Tarihi bilmeden tarihle kandırdınız, en basit tarih kurallarını bile çiğneyerek ekonomik saçmalıklarınıza tarihi alet ettiniz. Herhalde bu derece cesaret ancak cehaletten gelebilirdi. Uluslararası ilişkilerde de öyle fizikte de. Sadece görmek istediğiniz işinize yarayanları alıp, ısıtıp ısıtıp bıkmadan usanmadan dön baba dön bozuk plak gibi köşelerden savurdunuz durdunuz.

Aslında dikkate alınacak bit tip değilsiniz ama prototipsiniz. Sizi dikkatle incelemek gerek. Ama insaf acıyın bize. Bırakın komplo teorilerini finansal psikolojik operasyonları da, bir gün bu halkın her gün yaşadığı sıkıntılardan birini sizden duyma fırsatımız olsun. Öyle izafi şeylere hiç gerek yok, hatta konu bile verebiliriz size, madem bu kadar halktan yanasınız, tarih psikoloji felsefe ekonomi size oyuncak, madem milletin büyük bir kısmı işçi memur. Niye bir gün maziyi de alıp işçi memur hakkını sendikalaşmayı okuyamıyoruz sizden. Bankaları satmayın demek kolay. Kolay ama saçma o ayrı. Yahu benim bankam yok ki satmayayım, benim o bankaya borcum var. Ha siz halka yazıyorum deyip başka yerlere yazıyorsanız, bizim kafamız almaz o kadarını, vardır bir hesabınız.

Görmeyelim duymayalım, aman bizden uzak olsunlar diyoruz ama, birileri bizimle dalga geçer gibi bu prototiplere köşelerden ver gazı modunda iş yaptırıyor. Eminiz o işveren ( her kimse artık) bir kenardan kıs kıs gülerken üzerinde Atatürk resimleri olmayan paraları sayıyordur.

Tamam rahat olun tv'leri kapattık, gazete okumuyoruz, dergi zaten yok, yolumuzu aydınlatan tek ışık olarak sizden gelecek cevherleri bekliyoruz. O derece ki sizin için “dest-i izdivaç” programından bile vazgeçtik, daha ne yapalım?


0 Comments:

Post a Comment